ANADOLU KANUNU

images (5)

 

ANADOLU KANUNU

Anadolu Kanunu diye bir kanun olmaz tabii fakat Anadolu’nun küçük şehirlerini kalkındırma , nüfus dengesinin yeniden sağlanması ve iskan politikasınıda içine alan yeni bir mali , iktisadi , tarım , nüfus , kültür şehirleşme ve güvenlik konularını içeren bir dizi kamu reformu yapılması gerekmektedir.

Türkiye’de nüfus hızla büyükşehirlere akmakta ve Anadolu ıssızlaşmaktadır.Bu duruma ilişkinde Bizans ve Osmanlı tecrübeleride vardır.Anadolu’nun güçsüzleşmesi , her açıdan kuraklaşması devletleri sarsmıştır.

Bugün İstanbul nüfusunun Tekirdağ , Kocaeli ve Sakarya ile birleşik halde devasa rakamlara ulaşması Ankara , İzmir ,Bursa , Antalya , Adana vb nüfuslarının hızla artması ve nüfusun belli bir yere aşırı birikmesi şehirleşme , imar , kirlilik , trafik , ulaşım gibi çok sayıda sorun doğuruyor.

Deprem riski altındaki bu şehirlerde sanayi ve yoğun nüfus , artan suç , güvenlik sorunlarınıda beraberinde getiriyor.

Bu şehirler kendi çevresinden gıda temini de sağlayamadığından uzak şehirlerden gıda ve su temini sağlanıyor.

Aşırı nüfus nedeniyle şehir kimliği bozulmakta buda ciddi bir kültür ve medeniyet yozlaşması oluşturmaktadır.Kuraklaşan Anadolu şehirlerinde de sosyal hayat ve yerel kültür can çekişmektedir. Ucuz , kimliksiz bir kültür her tarafı sarmaktadır.

Sanayi , ticaret ve tarım kalkınma ajansları yanında milli kültürü kalkındırma ajanslarıda kurulmalı. Kültürümüze dair yerel gelenekler ( halıcılık , halk müziği vb ) desteklenmeli , yaşatılmalıdır.

Sözü uzatmamak lazım , bir takım teşviklerle bu durumun değişmesi çok yavaştır.

Bir takım sert tedbirlere ihtiyaç vardır.

Ülkedeki petrol ürün fiyatları değişmelidir.
İstanbul en pahalı benzini kullanırken , Kırşehir en düşüğünü kullanabilmelidir.

İnternet , elektrik , su , telefon hizmetleri düşük nüfuslu yerlerde ucuz , büyükşehirlerde pahalı olmalıdır.

Büyükşehirlerde nüfuslarına göre kademelendirilip herhangi bir adaletsizliğede sebebiyet verilmemelidir.

Tarım ve hayvansal ürünün karşılanması sıkı denetime bağlanmalı , her şehirden her şehire tarım ürünü transferi izinle olmalı , tarımsal üretimin düştüğü şehirlerde üretim yeni pazarlara sevk yoluyla canlandırılmalıdır.

Ülkemizde yetişen yerli ürünler teşvik edilmeli , Amasya elması duruken bütün marketleri Arjantin yeşil elmasının sarması gibi tek tip gelişmeler önlenmelidir.

Emekli maaşları , sgk primleri nüfusa dayalı şekilde kademelendirilmelidir. Bu şekilde düşük nüfuslu yerlerde yaşayanlar avantajlı hale getirilmelidir.Tabii göstermelik ikametgah aktarımı gibi şark kurnazı uygulamalarada fırsat vermemek için yaptırımlar sert olmalıdır.

Her ne kadar Büyükşehir yasası ile köyler mahalle olsada tarım reformu elzemdir. Arazi bölünmesini engelleyici yasalar yanında ilerde tüm tarım arazilerinin devletin olacağı kullanımının çiftçiye devredileceği sistemin zemini oluşturulmalıdır.Zira ekilmeyen ve bakımsız araziler sorunu tarımsal üretimi düşürmektedir.

Tarım arazilerine inşaat yapımı sınırlandırılmalıdır.

Yıllardır devam edegelen turizm politikası değiştirilmeli , turizm şehirlere çekilmeli , şehir ekonomisine katkı sağlamalı.

Kıyılarımızda devasa büyüklükte otel inşaasına izin verilmemeli , turizm gelirlerinin yerli işletmecilerde kalması sağlanmalı , yabancı turizm işletmelerinden yüksek vergi alınmalıdır.

Ciddi bir ağaçlandırma seferberliği ile ülkemizde yeşil hatların oluşturulması , köylerin etrafının yeşillendirilmesi , bakımı sağlanmalıdır.Askerlik yapanlar , üniversite öğrencileri , kamu personeli ağaçlandırma çalışmalarına sevk edilmelidir.

Anadolu’da bürokratik sistem basitleştirilmeli , küçük ilçeler , adliyeler kapatılmalı , klasik kaymakamlık teşkilatları yerine daha etkin olacak tarım , orman ve kültür teşkilatları yapılandırılmalıdır.Bu işlerin ekonomik getirisi koordine edilmelidir.

Tarihi şuurun artması için Anadolu şehirlerinde değişik katılımcı portfoyü ve etkinliklerle , etkin ve kalıcı faaliyetler yapılmalıdır.

Cumhuriyetin kuruluşu Ankara’da , İstanbul’un fethi İstanbul’da , Anadolu Selçuklu Devleti’nin kuruluşu Konya’da , Çanakkale Zaferi Çanakkale’de büyük etkinliklerle anılmalı. Söğüt’te , Malazgir’te , Sarıkamış’ta , Maraş’ta , Antep’te , Urfa’da , Samsun’da müsamere havasından çıkmış anmalar gerçekleşmelidir.

Erzurum , Sivas , Malatya , Kayseri , Konya , Isparta , Alanya vb şehirler Selçuklu kültürünü koruma şehirlerleri ilan edilip mimariden sanata bu akım tüm halka benimsetilmelidir.

Amasya , Manisa , Bursa ,Edirne , İstanbul şehirleri Osmanlı mimari ve kültürünü yeniden diriltmelidir.

Hz.Mevlana , Yunus Emre , Hac-ı Bektaş-ı Veli , Somuncu Baba , Ahi Evran , Akşemseddin Hz’leri , Şeyh Şaban-ı Veli gibi Anadolu’yu mayalayan maneviyat önderleri turizm ve reklam kaygısından uzak etkinliklerle anılmalı , yaşatılmalı. İnsanların yeniden bu öğretileri öğrenmek ve anlamak için dünyanın her tarafından gelmesi , ağırlanması sağlanmalıdır. Basit müzecilik , ilginin günden güne azaldığı anma töreni , ucuz çin malı hediyelik eşya satma anlayışından kurtulmak gerekir. İnsanların sadece mezar ziyareti ile bu şehirlerimize gelemeyeceği düşünülerek geldiği bu şehirde derinlemesine bu öğretinin etkisine girmesi sağlanmalıdır.Bu şehirler birer cazibe merkezi haline getirilmelidir.

Anadolu şehirlerinin lojistiği için her türlü kara , hava , demiryolu ağı kurulmalıdır.

Eğitim kalitesinin düşmemesi için küçük yerleşim yerlerinde görev yapan öğretmenlerin ücretleri anlamlı şekilde artılmalıdır.Lise kalitesi artırılmalı her ilde eşit eğitim ve eşit öğrenci kalitesine sahip prestijli liseler kurulmalıdır , nüfus taşınmadan kaliteli bir eğitimin yolu bulunmalıdır.

Tv yayınları , yayınlar , diziler , filmler ile Anadolu’da yaşam özendirilmeli , insanların memleketlerinde üreterek ve yaşayarak daha mutlu bir yaşam sürdüğü , büyük şehirlerde göç , trafik , stres ve yozlaşmadan kaynaklı olumsuzlukları konusunda bilgilendirilmelidir.Kalabalık şehirlerde kaybolan hayat gailesi içinde boğulan nitelikli insan kaynağının daha rahat bir ortamda daha fazla sanatsal , sportif ve kültürel gelişim sağlayabileceği farkındalığı oluşturulmalı.

Küçük şehirlerdeki serbest meslek erbabının ( avukat , mimar , mühendis vb ) kazancının belli bir düzeyde olması için yaptığı işlemlerden tahsilatın peşin yatırılacağı ve belli bir havuzun olacağı ve belli bir payın dağıtılacağı bir sistem kurulmalıdır.

Şehirciliğe karşı değilim , şehir medeniyettir. Köylülük ise geriye gidiştir.Amacım Anadolu şehirlerinin yaşam sorunu yaşamaması , nüfus birikmesinin önlenmesidir.

Büyükşehirlerde , büyükşehir ruhuna uygun her türlü yapı ve hizmet illaki yapılacaktır.Büyükşehirlerdeki parktır , yapılaşmadır vb bu tip konular yazımızın amacı dışındadır.

Bir köylü kalkınması gibi insanları tarım faaliyetlerine sevk etmek ve köyü kutsamakta yanlıştır.

Nüfus Anadolu şehirlerinde kaldığı müddetçe kırsal kesimle irtibat artacağından köylerde ıssızlıktan kurtulacaktır.Bugün ulaşımın artması ile insanların haftasonunu köylerde geçirmesi , tarımsal üretim yapması pek ala mümkündür.Kayseri merkezde oturanın Kayseri’deki köyüne arada sırada gitmesi , İstanbul’dan , İzmir’den gitmesinden hayliyle daha kolaydır.Bu gibi orta ölçekli şehirlerde de her türlü eğitim , sağlık , kültür ve sosyal donatılarda mevcuttur.

Ülkede sanayi ve ticaret tabiki belli alanlarda yoğunlaşmıştır bunlarında çeşitli sebepleri vardır , kısa sürede değişmeside ütopiktir fakat hareketlenen Anadolu’ya daha sonra sermayeninde ilgi göstereceği açıktır.

Anadolu’nun müteşebbis ruhunun canlandırılması , teşvik edilmesi , kalkınması için heyecana ihtiyaç vardır. Merhum Erbakan hocanın ” Bir şey istiyorum , heyecan , heyecan , heyecan ” dediği gibi Anadolu şehirlerde başlayan ve gelişen milli muhafazakar siyaseti , büyükşehirlerin kozmopolit sitelerinde , sokaklarında , cafelerinde kaybetmeyelim.

Bu konformist bakış açısı , tek tipe dönüşmüş çevrede yetişen , yerli figürlerden , dekorlardan uzak , yerel şiveye dahi aşina olamayan nesil ilerde bir birine benzeşmiş Avrupa gibi ancak kendi bireysel çıkar ve taleplerini düşünen koca bir kalabalığa dönüşür. Anadolu’nun safiyeti bozulur.
Mehmet Emin Başalp

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir